11 Ekim 2013

VURUN KAHPEYE (1964)

HUNP : 8,3







Vizyon Tarihi : 1964

Hunp : 8,3

Orijinal Dil : Türkçe

Oyuncular :

Hülya KoçyiğitHülya KoçyiğitAliye Öğretmen
Ahmet MekinAhmet MekinFuat
Talat GözbakTalat GözbakHüseyin
Ali ŞenAli ŞenHacı Fettah
Reha YurdakulReha YurdakulKumandan
Vahi ÖzVahi ÖzÖmer
Hakkı KıvançHakkı KıvançSelim
Hüseyin ZanHüseyin ZanHaydar
Muzaffer YenenMuzaffer YenenMaarif Müdürü
Selahattin İçselSelahattin İçselLatif
Nezihe GülerNezihe GülerGülsüm
Danyal TopatanDanyal TopatanKaraoğlu
Asım NiptonAsım NiptonAli Bey
Adalet CimcozAdalet CimcozHülya Koçyiğit Seslendirmesi
Hayri EsenHayri EsenAhmet Mekin Seslendirmesi
Toron KaracaoğluToron Karacaoğlu   Reha Yurdakul Seslendirmesi
Rıza TüzünRıza TüzünM. Yenen/ A. Nipton Seslendirmesi
Mümtaz EnerMümtaz EnerAli Şen Seslendirmesi
Nermin ÖzsesNermin ÖzsesKasaba Sakini
Sabahat IşıkSabahat IşıkKasaba Sakini
Yönetmen
Senaryo
Yapımcı
Müzik
Görüntü Yönetmeni
Eser
Tür
Özellikler
Ülke
Türkiye
Etiketler







Ülkenin işgal altında olduğu sırada, öğretmen okulundan yeni mezun olmuş İstanbullu idealist Aliye öğretmen, bir Anadolu kasabasına atanır. Kasabayı benimseyeceğine, çocuklara bir ışık, bir anne olacağına ve hiçbir şeyden korkmayacağına dair söz veren genç öğretmen, Milli Mücadeleye destek olur ve çeşitli faaliyetlere katılır.Bunu tasvip etmeyen yobaz Haccı Fettah, din ve namusu bahane ederek Aliye’ye iftira atar, tüm kasaba ona inanır ve genç öğretmen idealleri, savunduğu düşünce uğruna linç edilir.

Kurgu
Sanat Yönetmeni
Danyal Topatan (Sanat Yönetmeni)
Yapım Ekibi
Nevzat Altındal (Yapım Amiri)
Yönetmen Ekibi
Yılmaz Korkut (Yönetmen Yardımcısı)

Alpay Ziyal (Yönetmen Yardımcısı)
Kamera Ekibi
Yavuz Gönenç (Kamera Asistanı)
Post-Prodüksiyon
Şerif Gören (Negatif Kurgu)

Sezai Elmaskaya (Negatif Kurgu)

Hilmi Başcan (Laboratuar Şefi)
Işık Ekibi
Mehmet Çakar (Işık Şefi)
Ses Ekibi
Yorgo İlyadis (Ses Kayıt)

Orhan Aksoy (Senkron)
Firmalar
Erman Film (Yapım)

Replikler :

‘Overture’ (1959) (Miklós Rózsa). ‘Ben Hur’ için yapılan altı buçuk dakikalık melodinin başlangıç kısmı eşliğindeki konuşma.
Hacı Fettah; “Edepsiz herife bak. Peçesiz avradı takmış peşine nasıl da gidiyor. Pis Kuvayı Milliyeci. Asmalı böylelerini, ibreti âlem için asmalı.”
Kantarcıların Hüseyin; “Ömer Efendi’yi ne yaparsan yap ama Hocanıma ilişme Fettah Efendi.”
Fettah; “Kadından başka bir şey bilmez misin sen? Bu hal Kantarcıların Hüseyin’e yakışır mı hiç?”
Hüseyin; “..Dünya bu, kimi at avrat peşinde kimi bağ bahçe peşinde.”
Fettah; “Bana mı bu taş kantarcı?”
Hüseyin; “Kime bellersen artık.”
Fettah; “Kimin Ömer Efendi kadar bağı bahçesi olursa elbette herkesin gözü olur . Ee, gün ola harman ola. Elbet bir gün sorarım ben o Kuvayı Milliyeci’ye.”
Hüseyin; “Sor, sor. Bakalım bu Hocanımın hesabını ben nasıl soracağım.”
Aynı adlı romanın (1923/26) (Halide Edib Adıvar) (Özgür Yayınları-Dördüncü Basım–1999) ikinci çevrimi.
‘Muallime’ Aliye… ‘Yüzü bir gül goncası, gözleri iki kocaman menekşe’. Yemen, Kafkasya derken Suriye’de şehit düşmüş bir Yüzbaşı ile ince hastalıktan erken yaşta giden bir kadının çocuğu. Kız Öğretmen Okulu’nu bitirmiş. Herkes ‘taşra hizmetinden vebadan ürker gibi kaçarken’ o bu kasabaya gönüllü geliyor. Eşraf’tan Ömer Efendi ve karısı Gülsüm’ün yanında kalacak. Gelinlik kızları Emine’yi yeni kaybetmişler, Aliye onun yerini alır. Aile tarafından korunduğu halde başına gelmedik kalmıyor. Bir de, Emine ‘rahmetli’ olmasaydı acaba neler olurdu.
‘Toprağı toprağım, evi evim’ dediği bu kasabada çocuklara ‘bir ana bir ışık’ olacak ama ‘vazifesi hiç de kolay değil’. Sakız çiğneyen ve kavga eden (1949’daki ilk çevrimde geç geliyordu, 1973’deki üçüncü çevrimde sigara içecek) Kantarcıların Hüseyin’in yeğeni Sabri’yi dersten çıkarınca ‘burasının İstanbul olmadığını anlıyor’. Öğretmenin ‘haddini bildirmeye’ gelen Hüseyin ancak o yıllarda olabilecek bir yanıt alır; “Benim için eşraf çocuğu da birdir fakir çocuğu da.”
Öğrencilerin ‘el-tırnak’ muayenesinde ‘El Cid’ (1961) filmindeki ‘Palace Music/Love Theme’ (Rózsa) var. Derste, 20 yıl sonra yazılacak olan ‘Bu Vatan Kimin’ (1938) (Orhan Şaik Gökyay) şiirini okuyordu. (İlk çevrimde ‘Papatya’ (Tevfik Fikret) ve üçüncü çevrimde aynı şairin ‘Millet Şarkısı’.)
Hacı Fettah. Mümtaz Ener’in sesiyle filmin en etkili kişilerinden. Kuvayı Milliye düşmanı; “Onların kanı kâfirin kanı gibi helaldir.” Nedense Aliye’ye nefret dolu. İki amacı var. Ömer Efendi’nin topraklarına el koymak ve Aliye’yi ‘kasabanın meydanında parçalatmak’. Onun kışkırtmasıyla, ‘Muallime’, kasabalılar arasında İzmir’in işgali kadar heyecanlı bir konu olur.
Fuat Bey. Adı bir önceki filmde Tosun, 1973’deki çevrimde Tahsin. Ülkenin işgalinden sonra dağa çıkmış. “Aşkların en güzeli, en büyüğü vatan aşkıdır” demişti. Aliye, en az o kadar güzel başka bir sevgi yaşatıyor. ‘Ben Hur’ filmindeki (1959) ‘Love Theme’ (Rózsa) ile şunları söyler; “Bir gün hem de çok uzak olmayan bir gün, bu yurdun üzerindeki kara bulutlar dağılacak… Eğer bu mücadeleden sağ dönersem saadetimi paylaşmak ister misin Aliye? Benim eşim olur musun? Bekler misin beni?”
Hacı Fettah ve Kantarcıların Hüseyin, küçücük çıkarları için, Mevlit okunduğu gece düşmanı kasabaya getirirler. Kumandan (romanda Damyanos) genç öğretmene tutulur. Aliye, bu durumu cephaneliğin havaya uçurulması için kullanıyor.
Sonunda düşman denize dökülür. Ama Fettah’ın kışkırtması ile Aliye öldürülünce zafer sevincinin yerini gözyaşı alıyor. Keşke, cehaletle savaşın simgesi olan genç öğretmenin durumu Cumhuriyetin ilerdeki başarılarına bağlı olacak şekilde belirsiz bırakılsaydı.




 TESBİHNAME.COM

Hiç yorum yok: